Fel
Muhammed Hüseyin Özer, bu kitabında yer alan şiirler toplamında Türk şiirine yeni bir soluk getiriyor. Özgün üslûbu, farklı yaklaşımlar getiren algılama biçimi, etkili ve vurgulu bir söylem, Türkçenin derin, zarif, ince ifade imkânlarını rahatlıkla kullanması ve küçük bir hacim içinde yoğunlaştırma, çarpıcı imge ve simge sistemiyle örme gibi özellikleriyle özel bir yerde duruyor. Şair hem bireysel hem de toplumsal yaşantı ve olayları genellikle renklerin simgeselliğinde vermeye ve yansıtmaya çalışmasıyla da yeni bir uygulama ortaya koyuyor.
Şair, Hz. Âdem'den günümüze insanlık serüveninin bıraktığı iyi kötü mirası kendi bireysel imgelem süzgecinden damıtarak, çağı, zamanı; bireysel tecrübe, sezgi, yorum, eleştiri süzgecinden eleyerek sunuyor. Bütün sapmalarıyla ve çarpıklığıyla modernite, kovulmuş İblis'in şerri olarak formüle edilirken, kurtuluş ve yeniden kuruluş için asıl zemini de işaretliyor.
Şair aşkı saf, insani sevgi ve şefkat çerçevesinde algılıyor ve olanca yalınlığıyla ifadeye dönüştürüyor. Diğer yandan hüzün duygusunun insan ruhunu arındıran ve terbiye eden boyutu da oldukça dikkat çekicidir. Muhammed Hüseyin Özer'in bu kitabının, daha iyi şiirlerin üretilmesinde teşvik edici bir işlevinin olmasını umarım.
Prof. Dr. Nurullah ÇETİN
Ankara 2021
Muhammed Hüseyin Özer, bu kitabında yer alan şiirler toplamında Türk şiirine yeni bir soluk getiriyor. Özgün üslûbu, farklı yaklaşımlar getiren algılama biçimi, etkili ve vurgulu bir söylem, Türkçenin derin, zarif, ince ifade imkânlarını rahatlıkla kullanması ve küçük bir hacim içinde yoğunlaştırma, çarpıcı imge ve simge sistemiyle örme gibi özellikleriyle özel bir yerde duruyor. Şair hem bireysel hem de toplumsal yaşantı ve olayları genellikle renklerin simgeselliğinde vermeye ve yansıtmaya çalışmasıyla da yeni bir uygulama ortaya koyuyor.
Şair, Hz. Âdem'den günümüze insanlık serüveninin bıraktığı iyi kötü mirası kendi bireysel imgelem süzgecinden damıtarak, çağı, zamanı; bireysel tecrübe, sezgi, yorum, eleştiri süzgecinden eleyerek sunuyor. Bütün sapmalarıyla ve çarpıklığıyla modernite, kovulmuş İblis'in şerri olarak formüle edilirken, kurtuluş ve yeniden kuruluş için asıl zemini de işaretliyor.
Şair aşkı saf, insani sevgi ve şefkat çerçevesinde algılıyor ve olanca yalınlığıyla ifadeye dönüştürüyor. Diğer yandan hüzün duygusunun insan ruhunu arındıran ve terbiye eden boyutu da oldukça dikkat çekicidir. Muhammed Hüseyin Özer'in bu kitabının, daha iyi şiirlerin üretilmesinde teşvik edici bir işlevinin olmasını umarım.
Prof. Dr. Nurullah ÇETİN
Ankara 2021
