EĞİTİM VE TOPLUMEğitim Sosyolojisinde Sorunlar ve Açıklamalar
Bu kitap sorunlara ve açıklamalara, yani açıklama ihtiyacı duyan şeylere ve onların açıklanma tarzlarına odaklanarak eğitim sosyolojisine bir giriş, bir başlangıç yapmayı amaçlıyor. Belki de bu kaygıdan hareketle elinizdeki metinde alışılmışın dışında bir yaklaşımı benimseyeceğiz. Bu metnin bakış açısı ilgilerin ve yaklaşımların gelişmesini, doğan ve birbirini izleyen ilgiler ve yaklaşımlar olarak ifade etme anlamında tümüyle tarihsel bir bakış açısı da değildir teorik perspektifler etrafında organize edilmiş formel bir bakış açısı da değildir. Fakat yine de elinizdeki metnin tarihe bir vurgusu vardır; çünkü amacı bu alandaki düşünceyi bütün derinliğiyle takdim etmektir. Bu kitap sosyolojinin kurucu düşünürlerini mümkün mertebe ayrıntıyla ele alıyor ve bu alanın geçmiş elli yılını geriye ve ileriye doğru kat ediyor. O hem yaklaşımların teorik yaklaşımlar olarak anlaşılma tarzlarına hem de farklı bakış açılarının belirli sorunları ele alma tarzlarına odaklanıyor. Bu noktada farklı türde ilgileri var: ilkin, sorunların tespitinin içerdiği şeyler nelerdir; ikincileyin, sorunların belirli bir şekilde açıklanmasının icap ettirdiği şeyler nelerdir? İlki görünen dünyanın nasıl olduğuyla; ikincisi, eğer belirli bir açıklamasının ikna edici olması icap ediyorsa dünyanın nasıl olması gerektiğiyle alakalıdır. Sözün gelişi, eğer eğitimin ‘kapitalizmin’ ya da ‘endüstriyelizmin’ veya ‘patriyarşinin/pederşahiliğin’ çıkarlarına hizmet ettiğine inanılıyorsa, bunun mümkün olabilmesi için dünyada ne tür şeylerin vuku bulması gerekir? Bizim dünyamız fark edilebilir şekilde gerçekten böyle bir dünya mıdır? Açıklamalarımız böyle olduğunu düşündüğümüz dünyanın ne kadar ve ne ölçüde kabul edilebilir izahlarıdır? Temel soru şudur: ‘Bu dünya nasıl varlığını sürdürmektedir?
Bu kitap sorunlara ve açıklamalara, yani açıklama ihtiyacı duyan şeylere ve onların açıklanma tarzlarına odaklanarak eğitim sosyolojisine bir giriş, bir başlangıç yapmayı amaçlıyor. Belki de bu kaygıdan hareketle elinizdeki metinde alışılmışın dışında bir yaklaşımı benimseyeceğiz. Bu metnin bakış açısı ilgilerin ve yaklaşımların gelişmesini, doğan ve birbirini izleyen ilgiler ve yaklaşımlar olarak ifade etme anlamında tümüyle tarihsel bir bakış açısı da değildir teorik perspektifler etrafında organize edilmiş formel bir bakış açısı da değildir. Fakat yine de elinizdeki metnin tarihe bir vurgusu vardır; çünkü amacı bu alandaki düşünceyi bütün derinliğiyle takdim etmektir. Bu kitap sosyolojinin kurucu düşünürlerini mümkün mertebe ayrıntıyla ele alıyor ve bu alanın geçmiş elli yılını geriye ve ileriye doğru kat ediyor. O hem yaklaşımların teorik yaklaşımlar olarak anlaşılma tarzlarına hem de farklı bakış açılarının belirli sorunları ele alma tarzlarına odaklanıyor. Bu noktada farklı türde ilgileri var: ilkin, sorunların tespitinin içerdiği şeyler nelerdir; ikincileyin, sorunların belirli bir şekilde açıklanmasının icap ettirdiği şeyler nelerdir? İlki görünen dünyanın nasıl olduğuyla; ikincisi, eğer belirli bir açıklamasının ikna edici olması icap ediyorsa dünyanın nasıl olması gerektiğiyle alakalıdır. Sözün gelişi, eğer eğitimin ‘kapitalizmin’ ya da ‘endüstriyelizmin’ veya ‘patriyarşinin/pederşahiliğin’ çıkarlarına hizmet ettiğine inanılıyorsa, bunun mümkün olabilmesi için dünyada ne tür şeylerin vuku bulması gerekir? Bizim dünyamız fark edilebilir şekilde gerçekten böyle bir dünya mıdır? Açıklamalarımız böyle olduğunu düşündüğümüz dünyanın ne kadar ve ne ölçüde kabul edilebilir izahlarıdır? Temel soru şudur: ‘Bu dünya nasıl varlığını sürdürmektedir?